Menisküs dokusu, eklem hareketlerini kolaylaştıran ve eklem yüzeylerinin aşınmasını önleyen bir kıkırdak yapısıdır. Özellikle diz ekleminde bulunan menisküsler, bacakların üst ve alt kemikleri arasında yer alarak bu kemiklerin hareket esnasında birbirine sürtünmesini ve aşınmasını engeller. Menisküs dokusu, içinde kan dolaşımının yer aldığı dokulardan biridir ve oldukça incedir. Ortalama olarak yaklaşık 3.5 cm uzunluğundadır.

Menisküs dokusu, yüzeyde ince uzun kıkırdak hücreleri ve derinlerde oval kıkırdak hücrelerinden oluşur. Bu hücrelerde az sayıda mitokondri bulunur, bu nedenle menisküs hücreleri oksijensiz ortamda da yaşayabilirler. Menisküs hücrelerinin %74'ü sudur, bu da dokunun esnekliğini ve dayanıklılığını artırır. Menisküs dokusu, sadece kıkırdak doku özelliklerine sahip olmasının yanı sıra, kas dokusuna benzer bir kıvama da sahiptir.

Menisküs dokusu oldukça konforlu bir eklem dokusudur. Menisküsün %15-34'ünün çıkarılması, temas basıncını %350 oranında artırmaktadır. Ayrıca, menisektomi adı verilen menisküsün cerrahi olarak çıkarılması işlemi sonrasında, dizin şok emici etkisi %20 oranında azalır. Bu da menisküsün eklem sağlığı ve hareket kabiliyeti açısından ne kadar önemli olduğunu gösterir.

Menisküs yaralanmaları, özellikle sporcularda sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu yaralanmalar, ani dönme hareketleri veya dizin zorlanması sonucu oluşabilir. Menisküs yırtılmaları, dizde ağrı, şişlik ve hareket kısıtlılığı gibi belirtilerle kendini gösterir. Tedavi yöntemleri arasında istirahat, fizik tedavi ve cerrahi müdahale yer alır.

Menisküs dokusunu korumak için dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır:

• Diz eklemini zorlayıcı hareketlerden kaçınmak
• Düzenli egzersiz yaparak kasları güçlendirmek
• Uygun ayakkabı seçimi ve zemine uygun spor malzemeleri kullanmak

Bu önlemler, menisküs yaralanmalarının önlenmesine yardımcı olabilir ve eklem sağlığını uzun süre koruyabilir.